MÜSTEAR İSİM Mİ? ORTALIĞI KARIŞTIRMAK MI ?

 

Son zamanlarda, değişik web sitelerinde, kendi gerçek ismini gizleyerek yorum yapan yada amiyane tabirle ortalığı verip-veriştiren arkadaşlar hayli çoğaldı. Bu gibi arkadaşlara,”biraz sorumlu olun,birtakım gizli isimler arkasına sığınarak , ortalığı katıp-karıştırmayın,doğruluğuna inandığınız fikirleriniz varsa yazın bizde saygıyla okuyalım-yararlanalım “ yani, açık ve şeffaf olalım,şeklinde cevaplar yazmıştım.Arkadaşlar bana cevaben, ”müstear isim kullanmak kötü bir şey mi? ,art niyet olmadıkça ve kötüye kullanılmadıkça iyidir” şeklinde fikir beyan etmişlerdi.

Konuya girmeden önce,”müstear” ne demektir, biraz açıklamaya çalışalım.”Müstear =Takma”, ”Müstear İsim=Takma ad” demektir.Günümüzde buna “Nick=Nik”de denilebilir. ”Müstear isim kullanma ise ,yazarın kendini gizleyerek ve takma bir isim kullanarak fikir ve görüşlerini beyan etmesidir”. Edebiyatta düz yazıda “Müstear” kullanılırken, şiirde “Mahlas” kullanılmıştır. Müstear isim kullanma gerekçeleri üzerine yapılan araştırmalar, bunun belli-başlı birkaç nedenini ortaya koymaktadır. Müstear isim kullanmada temel üç gerekçe ağırlık kazanmaktadır.Bunlar,Edebiyatta geleneksel sebepler,kişisel(psikolojik) sebepler ve siyasi sebeplerdir.Bilinen bazı müstear isimleri ve gerçek isimlerini şöyle sıralayabiliriz;Server Bedii=Peyami Safa, Bedri Eser=Kemal Tahir, Harun Yahya=Adnan Oktar, Molla Kasım=Nabi Avcı, Taha Kıvanç=Fehmi Koru.Bilinen mahlas isimleri ve gerçek isimlerini de şöyle sıralayabiliriz; Avni=Fatih Sultan Mehmet, Muhibbi=Kanuni Sultan Süleyman, Selimi=Yavuz Sultan Selim, Tanrıkulu=Necip Fazıl Kısakürek, Çömez=Peyami Safa, Abbas Yolcu=Atilla İlhan…vb.

Şimdi…Ya kardeşim bu kadar ünlü isim, hatta padişahlar takma ad kullanmış..bunda ne var..diyenler olmuştur.Müstear isim kullanmanın ,bizim kültürümüzde ve edebiyatımızda belli bir yeri olduğuna göre,saygımız vardır.

Zaten,asıl itirazım takma ad kullanmaya değildir.Keşke,herkes kendi orijinal adıyla yazsa da,daha elle tutulur fikirler ve öneriler oluşsa.Bu olmadığına göre, itirazım,takma ad altında yapılan akıl almaz yanlışlaradır,belden aşağı vurmalaradır,kendini takma adla karanlıkta gizleyip karşısındakini nakavt etmeye çalışmayadır, ortalığı verip-veriştirmeyedir,elde kesin bilgiler yokken-kesin bilgiler varmış gibi ortalığı karıştırıp-kaynatmayadır,atıp-tutmayadır,iftira atmalaradır,dedikodu kazanına körük görevi yapmayadır,takma adın zırhına sığınıp işkembeden sallamayadır…

Öncelikle, takma ad kullanarak fikir beyan eden arkadaşlara bazı önerilerim ve sorularım olacak;

1- Bir fikriniz, bir öneriniz veya bir çözümünüz varsa neden orijinal-gerçek adınızı ortaya koyup tartışmıyorsunuz?(siyasi veya başka herhangi bir baskı mı var)

2- Aktardığınız bilgilerin doğruluğuna kendiniz ne kadar inanıyorsunuz? Ortaya attığınız konular kesin bilgiler mi yoksa, ordan-burdan duyumlar mı?

3- Hakkında yorum yaptığınız kurum veya kişi ,sizi deşifre ettiğinde kendinizi alnınızın akıyla savunabilecek misiniz?

4- Söylediğiniz şey doğru da olsa, her şeyi ulu-orta ortalığa saçmak ne kadar “iyi niyetli” sayılabilinir?

5- Söylediğiniz ve yazdığınız her şeyin hesabını ahrette verebilecek misiniz?

Son olarak, ilçemizde zaten bir çok şey karma-karışık, böyle takma ad kullanıp fikirler beyan etmek ortalığı daha da karıştırmaz mı ?.

Tüm, arkadaşları ve hemşerilerimi sorumluluğa davet ediyorum. Gelin çözüm tarafında olalım,bir fikrimiz,bir önerimiz varsa kendi orijinal ismimizle ortaya koyalım.Her şeyi de ulu-orta,yerli-yersiz söylemeyelim,gerçekten iyi niyetli isek, sorunu gerçek sorumlulara iletelim ve onlarla tartışalım.

Saygılarımla,30.12.2011.

YORUM EKLE

banner200