Cennet'tir VATAN sevmesini bilene, tatil demek
Kendini bir sahil kenarına atmak değildi, yada kendi memleketinde, iki göz bir oda inşa edip kendini kapatmak değildi halim ahvalimce.
Ben Evliya Çelebi'nin ruhuna büründüm
Üstad Necip Fazıl'ın Fikir Mehmetçiğine sevdalandım
19 yıldır çoluk cocuk vurdum kendimi yollara, hayal sahilinden demir aldım, 82 vilayetin 40 ına ayak bastım, yüz sürdüm,
Az gittim biraz daha gittim, dere tepe bayır çayır
Demedim, herkes senede 15 yirmi gün tatil yaparken
Ben işim gereği en fazla 4 günlük izinlerle VATAN
denilen bu toprak damının her bir köşesini keşfetmeye yeltendim, sağlığım ve imkanım el verdiği müddetçe.
Yetinmedim yılmadım yorulmadım, bastığım her toprak damında , Evliya çelebinin ruhiyeti halini ömür küfemde taşıdım, yüküm kelimeler, yolum uzun
Ömrüm kısa, dün gitti can cağazım, yarına yükümüzü
Hafifletmek lazım temennisi ile anılar biriktirdim
Kelimeleri anılara, anıları kelimelere emanet bildim
Emaneti HAKTAN bilip, HÂKTAN EMRE KUL mahlası ile yazdım yetinmedim , türkülerin eşliğinde hikayelerime ses verdim
AFYON-da Tapduğun kapısınada vardım , bizim Yunus'un kabir Levhasını görünce mıh gibi çakıldı ruh duvarlarım, gelin tülüne varınca Rizede mest olmaktan da öte, KAİNATIN RESSAMInın eserini gördüm, yarattığı
Gözler ile, eserinin adı doğa, ama kirleten pisleten
Biz ademoğulları, neylersin elden gidince anlayacak bu güzelliğin varlığını
Trabzon Uzun göle varınca, etraftaki yapılardan
Daraldığını hissettim, Küçük Ayasofya camiinde
Bir öğle vakti el açtım BİR olana.
Nevşehir'in peri bacalarına varınca BİLİNMEZ MEŞHURUN , demir beton harç eklemeden
İnşa ettiği gecekonduyu andıran koca kayalara sevdalandım, oyuncak lego görüntüsünde, koca koca kayaların sanırsın japon yapıştırıcı ile yapışmış vaziyette,
Urfa'da Balıklı göle varınca , Halilül Rahman'ın ruhunu keşfettim.
KUN FE YEKÜN (OL DER OLUR)
Ateşi su'ya çeviren RABBİMİN kudretini bir kez daha
Balıklı göl ile hissettim
Urfa''da Bir akşam üzeri sıra gecelerine katılıp , kulağımın dibinde davulu patlatırcasına çalan davulcuya bahşiş verilceğini kulağımın zarı patlayınca öğrendim.
Hastalıklar ile imtihan edilen Hazreti EYYÜB ALEYHİSSELAMIN mağarasına varınca
Hikayesine kulak verince Çektiğim sıkıntıların sıkıntı olmadığına kanaat getirdim.
Çakma yunanlıların kendilerine mal ettiği , baklavanın asıl anavatanı Antep'e varınca
Bakırcılar çarşısında çekiç seslerini müzik ritmine benzettim, Şehit Kamilin hikayesini okuyunca, iki gözüm Ahmedin söylediği türküyü mırıldandım
"VURUN ANTEPLİLER VURUN NAMUS GÜNÜDÜR"
Bir şafak vakti varınca Leblebinin vatanı Çoruma
lafı orta yere koydum, Aslanlı kapıya varınca, hititlerin varlığına şahit Olsakta, asıl mevzu o anı yaşarcasına anlatan rehbere, dikkatlice kulak kabarttım
Çanakkaleye varınca , Dur yolcu dedi içimdeki ses ,
Seyit onbaşıya, 253bin şehide hediyelerin en güzelini
Teslim ettim , hu hulara karıştı aminler FATİHALAR
Conk bayırında vakit ikindiyi haber verirken
yorgunluktan ayaklarıma kara suları çoktan inmişti,
son bir gayretle Vatan Şairi MEHMET AKİF'in
Evine iz sürdüm, Asımın neslinden selam getirdim.
Ama pes etmedim, Kaz dağlarının eteklerindeki Ayazma deresinin soğuk sularından içtim, Bayramiçin
Kaplıca sularından ceset elbiseme ikram edince
Hamd olsun kendime gelmiştim.
Kütahyanın seramiğine dünya aşık olsada ben kaplıcalarında et ile kemik arasına sıkışan ruhuma
Şifa niyeti ile her sene elimden geldiğince ikram ettim,
Adını islami tatil köyü diye niteleyip normallerinin
Beş katı fiyat çeken işletmelere inat, bayanlara ayrı deniz suyundan havuzları olan işletmelerin olduğu
Bereketli ovaların hayat bulduğu sahil kasabası
YALOVAya ayak bastım (YAL rumca dilinde sahil demek)
Yeryüzündeki en büyük ressamın eseri Renk renk yarattığı, tabiatın bitki örtüsünü memleketim GiRESUN ALUCRA'da keşfettim, DEDEM YUSUF HOCANIN köyünde karakaçana bindim, KÜLLÜ MAHMUDUN atına eğersiz binip, onu durduramayınca ahırın eşiğinde kendimi yerde buldum.
Mevlana'nın şehri KONYAya varınca , o mübareğin kabrinin iki adım ötesinde kaldığımız otelde bira içen turistleri görünce, anyayı konyayı anlamayan yetkililere verdim veriştirdim kendi dilimce.
Pazartesi ye denk gelen seyahatimiz yüzünden
Kapalı olsada türbe, biz uzaktan uzağa yolladık dualarımızı MEVLANAYA. Dönüş yolunda kan şekerini düzenleyen MEVLANA ŞEKERİni biraz
Fazla kaçıraksakta, tadı halen damağımda
Yine bir gün İki arada bi derede vardık bir iki saatte EDİRNE,ye SELİMİYE CAMİİNİN avlusundaki ters laleler karşıladı bizi kendi halince, Keşan ilçesinin Mecidiye köyünde konakladık ahşap evlerde, yok bu sefer essahtan köy Allah düşürmesin o mecidiyeköy trafiğine
Kırklareli'ne vardık bir zaman, tam bir öğrenci memleketi, Üniversitelisi Esnafı ahalisi, yorgonun (yunanistan) kapısına sık sık uğrayıp ucuz benzin mazot alan, ikindi güneşi batarken AYÇİÇEK tarlalarında güneşin rengi ahengi ile coşan.
Kebap diyince midemizin, Uludağ diyince gözlerimizin esir olduğu şehir Bursaya vardım
Geyik üzerinde 70 li yaşlarda kentin kuşatmasına katılan, Orhan Gaziye yarenlik eden YİĞİT CENGAVER Geyikli Baba'nın hikayesini duyunca irkildim, biz Bursa'yı Uludağ diye bilsekte hatırlasakta, gerçekte bilinmesi anılması gereken başka bir ULU'su var bu toprak damının ULUCAMİİ burdan sonrası anlatılmaz yaşanır desek yeri, Koza han'da bir yorgunluk kahvesi, ardından yol aldık, İçersinde 150 tür ağacın ve 27 çeşit Gül'ün yer aldığı botanik bahçesi, yalancı cennetin habercisi
Masallarda geçen gökten düşen üç elmanın anavatanı şehzadeler şehri Amasya'ya düşünce yolum, FERHAT İLE ŞİRİNin efsanesinin burada yaşandığını öğrendim,
Eskişehirde, porsuk çayında kötülüklerin anası alkole haşır neşir olan gençlerin halini ahvalini
Görünce üzüldüm,
Ama Kastamonu Cidenin son köyünde her cuma
Cuma namazı sonrası, tanıdığı tanımadığı tüm
Cemaati yemeğe buyur eden imanlı gençliği
Görünce sevindim
Vatan Tatil beldesinde daha ne kadar yaşayacak
Maceramız var bilinmez, ama şuna kanatim sonsuz ALLAH ömür verdiği Müddetçe, bu fakir ceset elbisesini iki göz odaya hapsetmez
Selam ve dua ile hürmetle muhabbetle
12 Haziran 2021
CEBİMDE HİKAYELER
HAKTAN EMRE KUL