Özgürlüğün ve ötekileştirmeye karşı direnmenin siyah rengi Nelson Mandela, Güney Afrika’ nın Ebuzeri’ idi.
Güney Afrika'da Tembu kabilesinin şefinin oğlu olarak 18 Temmuz 1918'de dünyaya gelen Mandela, Fort Hare University College' daki hukuk eğitimine, ırkçı yönetime karşı organize ettiği öğrenci eylemleri nedeniyle bir süre ara vermek zorunda kaldı.
Mandela, 1942'de Witwaterstrand Üniversitesi'nden mezun olmasının ardından Güney Afrika tarihindeki ilk siyahi avukat oldu.
Daha sonra siyahların ırk ayrımcılığıyla mücadele etmek amacıyla kurduğu Afrika Ulusal Kongresi'ne 1948'de katılan Mandela, 1950'de başkanlığa seçildi.
Güney Afrika'da beyazların ırkçılığa dayalı rejimine karşı sürdürdüğü mücadele nedeniyle ilk kez 5 Ağustos 1962'de tutuklanan Mandela, ömrünün en güzel yıllarını cezaevlerinde geçirdi.
Irkçılıkla mücadelenin tüm Dünya da büyük bir hız kazanması üzerine, ırk ayrımcılığıyla mücadelenin sembolü haline gelen Mandela, 1990'da 71 yaşındayken dönemin Devlet Başkanı Frederik Willem’ de Klerk'in çıkardığı afla serbest bırakıldı.
Hapisten çıktıktan sonra demokratik bir Güney Afrika kurulması için çalışan Mandela'nın çabaları, 18 Mart 1992'de de Klerk tarafından hazırlanan, siyahlara eşit vatandaşlık hakkı verilmesini öngören anayasa değişikliği teklifinin halk oylamasıyla kabul edilmesi sonucu amacına ulaşmış oldu.
Siyahların eşit vatandaşlar olarak kabul edilmesinin ardından Güney Afrika Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Mandela, 10 Mayıs 1994'te yemin ederek ülkenin ilk siyahi Cumhurbaşkanı oldu.
Cumhurbaşkanlığı görevini sürdürdüğü 5 yıl boyunca ülkenin yeni anayasasını oluşturan Mandela, geçmişte yapılan insan hakları ihlallerini araştırmak amacıyla Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu girişimini başlattı.
Görevde kaldığı sürece toprak reformunu destekleyen, yoksullukla mücadele ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması çalışmalarına önem veren Mandela, Cumhurbaşkanlığını bir dönem daha sürdürmesi yönündeki teklifi geri çevirerek yerini yardımcısı Thabo Mbeki' ye bıraktı. Ancak ırkçı emperyalistler halen Güney Afrika’ ya istenilen özgürlüğü vermiş değiller.
Mandela 2011'de yakalandığı solunum enfeksiyonu sorunu nedeniyle tedavi görüyordu. Yatmış olduğu hastane de rahmeti rahmana kavuşan Mandela “Ben acı çekmedim. Günü yaşamanın önemini ve yarını çok düşünmemek gerektiğini öğrendim.” Demiştir. O her zaman özgürlük için mücadele etmiştir. Bu mücadelede “Özgürlük için gökyüzünü satın almanıza gerek yok. Ruhunuzu satmayın yeter.” Demiştir. Hayatı mücadele içerisinde geçen Mandela “Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil, her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar”. Prensibini kendine prensip edinerek 95 yıllık ömrü mücadele ile geçmiştir. Allah rahmet eylesin
Mandela, 1942'de Witwaterstrand Üniversitesi'nden mezun olmasının ardından Güney Afrika tarihindeki ilk siyahi avukat oldu.
Daha sonra siyahların ırk ayrımcılığıyla mücadele etmek amacıyla kurduğu Afrika Ulusal Kongresi'ne 1948'de katılan Mandela, 1950'de başkanlığa seçildi.
Güney Afrika'da beyazların ırkçılığa dayalı rejimine karşı sürdürdüğü mücadele nedeniyle ilk kez 5 Ağustos 1962'de tutuklanan Mandela, ömrünün en güzel yıllarını cezaevlerinde geçirdi.
Irkçılıkla mücadelenin tüm Dünya da büyük bir hız kazanması üzerine, ırk ayrımcılığıyla mücadelenin sembolü haline gelen Mandela, 1990'da 71 yaşındayken dönemin Devlet Başkanı Frederik Willem’ de Klerk'in çıkardığı afla serbest bırakıldı.
Hapisten çıktıktan sonra demokratik bir Güney Afrika kurulması için çalışan Mandela'nın çabaları, 18 Mart 1992'de de Klerk tarafından hazırlanan, siyahlara eşit vatandaşlık hakkı verilmesini öngören anayasa değişikliği teklifinin halk oylamasıyla kabul edilmesi sonucu amacına ulaşmış oldu.
Siyahların eşit vatandaşlar olarak kabul edilmesinin ardından Güney Afrika Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanan Mandela, 10 Mayıs 1994'te yemin ederek ülkenin ilk siyahi Cumhurbaşkanı oldu.
Cumhurbaşkanlığı görevini sürdürdüğü 5 yıl boyunca ülkenin yeni anayasasını oluşturan Mandela, geçmişte yapılan insan hakları ihlallerini araştırmak amacıyla Hakikat ve Uzlaşma Komisyonu girişimini başlattı.
Görevde kaldığı sürece toprak reformunu destekleyen, yoksullukla mücadele ve sağlık hizmetlerinin yaygınlaştırılması çalışmalarına önem veren Mandela, Cumhurbaşkanlığını bir dönem daha sürdürmesi yönündeki teklifi geri çevirerek yerini yardımcısı Thabo Mbeki' ye bıraktı. Ancak ırkçı emperyalistler halen Güney Afrika’ ya istenilen özgürlüğü vermiş değiller.
Mandela 2011'de yakalandığı solunum enfeksiyonu sorunu nedeniyle tedavi görüyordu. Yatmış olduğu hastane de rahmeti rahmana kavuşan Mandela “Ben acı çekmedim. Günü yaşamanın önemini ve yarını çok düşünmemek gerektiğini öğrendim.” Demiştir. O her zaman özgürlük için mücadele etmiştir. Bu mücadelede “Özgürlük için gökyüzünü satın almanıza gerek yok. Ruhunuzu satmayın yeter.” Demiştir. Hayatı mücadele içerisinde geçen Mandela “Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil, her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar”. Prensibini kendine prensip edinerek 95 yıllık ömrü mücadele ile geçmiştir. Allah rahmet eylesin
NOT: https://twitter.com/AliZaferTopsir twitter hesabımdır. Ali Zafer TOPŞİR